ETKİLİ VE VERİMLİ DERS ÇALIŞMA

ETKİLİ VE VERİMLİ DERS ÇALIŞMA

EVDE VERİMLİ DERS ÇALIŞMA, VELİLERİMİZ İÇİN

23.03.2021 714

 

Hepimiz, çocuklarımızın zamanını verimli değerlendirmesini, etkili bir biçimde ders çalışmasını, ödev ve sorumluluklarını zamanında yerine getirmesini bekleriz. Ancak, bu konuda çocuklarımızda bu becerileri geliştirebilmek için küçük yaşlardan itibaren onlara kendi başlarına hareket etme fırsatını vermemiz çok önemlidir. Böylece neler yapabildiklerini görüp kendilerine güvenlerinin artmasına ve davranışlarının sorumluluğunu alma becerilerini geliştirmelerine katkıda bulunabiliriz. Örneğin, kendi başlarına yemek yemelerine izin vermek, çantalarını kendilerinin hazırlamalarına destek olmak gibi. Özetle, onların yapmaları gerekenleri üstlenmek yerine, yol gösteren bir rehber olmayı benimsemeliyiz. Okul öncesi dönemde ve ilköğretim yıllarında, gelişimlerine uygun sorumluluklar vermeye başlarsak, öğrenim yaşantıları boyunca ödev ve ders çalışma sorumluluğunu almaları ve bu konuya belli bir sistem içinde yaklaşmaları için çok önemli bir temeli atmış oluruz. Bugüne dek verimli ders çalışma konusunda çeşitli güçlükler yaşamış olabiliriz ya da evimizde bu konunun çok iyi yerleşmediğini düşünebiliriz. Sistemli bir davranış biçimi ve belli düzenlemelerden oluşan bir yeniden yapılandırma çocuğumuza ve ev ortamına olumlu katkıda bulunabilir. Özellikle okula yeni başlayan çocuklar, ders çalışma alışkanlığını edinebilmek için ailelerinin desteğine gereksinim duyarlar. Başlangıçta bu desteği vermek, ödev yaparken onun yanında bulunmakla eş anlamlıyken, zaman içinde sadece danışabileceği biri konumuna gelmeyi bekleriz.

 

 

 

Çocuğumuzun ders çalışma alışkanlığını edinebilmesi ve kendi başına verimli çalışabilmesi için biz ailelere düşen görevler nelerdir?

 

 

 

ÇALIŞILACAK YERİN BELİRLENMESİ

 

 

 

Her aile çalışma ortamları yaratılması açısından farklılıklar gösterebilir. Bazı çocuklar aileden birinin gözetimi altında salonda veya mutfak masasında daha iyi çalışırken bazılarıysa engellenmeyecekleri sessiz bir ortamda, örneğin odalarında çalışmayı tercih ederler. Bazı çocuklar müzik dinleyerek çalışırlar, bu onların dikkatlerini yoğunlaştırmalarına yardımcı olur. Bazıları için etraftan gelen gürültü rahatsız edici, dikkat dağıtıcı olabilir. Bu nedenle çocuğunuz ders çalışırken televizyon, telefon gibi onu rahatsız edebilecek etkenleri gözden geçirmek çok yararlı olabilir. 

 

Çocuğumuzla, hangi ortamların ve koşulların daha iyi olacağını saptamak amacıyla birkaç deneme yapabilir, çeşitli durumları deneyerek çocuğumuzun yaptığı ödevi, ne kadar zaman aldığını ve onun davranışlarını ve tepkilerini değerlendirmeye çalışabiliriz. Bu gözlemlerimiz sonucunda doğru çalışma ortamını daha sağlıklı belirlemiş oluruz.

 

 

 

GEREKLİ MALZEMELERİN HAZIRLANMASI

 

 

 

İlköğretimin ilk yıllarında çocuklar, ödeve başlamadan önce kalem, kağıt, cetvel gibi malzemeleri hazırlarken çok zaman harcarlar. Buna engel olmak için, çocuğumuzun çalışma masasında onun gereksinim duyacağı bütün malzemeleri bulundurmaya özen göstermeliyiz. Örneğin, sözlük, fosforlu kalem, tükenmez kalem, makas, yapıştırıcı, seloteyp gibi malzemeleri de hazırlamamız çocuğumuzun ders yaparken ortamdan uzaklaşmasına dolayısıyla dikkatinin dağılmasına engel oluruz. Çocuğunuzun her ders için gerekli kağıtları içine koyabileceği dosyalar hazırlayabilirsiniz. Bu dosyaların içinde daha önce yapılmış ödevler, çözülmüş testler saklanabilir. Bu malzemeler ödev yaparken ya da sınava hazırlanırken işe yarayabilir. 

 

 

 

Çocuğumuzun yaptığı ödevleri çantasına yerleştirmesinde ona yardımcı olabilirsiniz. Bunu birkaç kez birlikte yaparak öğrenmesini sağlayabilirsiniz. 

 

 

 

Eğer çocuğunuz her gece başka bir yerde çalışıyorsa, malzemelerini koyacağı plastik bir sepet edinebilirsiniz. Eğer birden fazla çocuğunuz varsa, her biri için ayrı bir sepet hazırlamak uygun olabilir. Bunlar taşınabileceği için kullanışlı olacaktır. Aynı zamanda çocuğunuzun okuldan gelir gelmez çantasını boşaltabileceği bir sepet, leğen de işe yarayabilir. Böylece hem çanta boşalmış ve temizlenmiş olur, hem de okuldan gelen mesajları anında öğrenmiş olursunuz.

 

 

 

ÖDEVLERİN DÜZENLENMESİ VE ÖNCELİKLERİN SAPTANMASI

 

 

 

Ödev yapmaya o günkü ödevlerinin neler olduğunu belirleyerek başlamak yararlı olur. Hatta, ayrı bir kağıda, o gün yapılacakları listelemek de yararlı olur. Böylece yapılacakları programlayarak uzun ve kısa sürecek olanları, önce başlanması gerekenleri görmek ve sıraya koymak kolaylaşacaktır. 

 

 

 

Ödevlerin düzenlenmesinde aşağıdaki sırayı izleyebilirsiniz:

 

 

 

1. Ödevleri listeleyelim.

 

2. Çocuğumuzun gerekli kitapları, kaynakları, ödev kağıtlarını eve getirdiğinden emin olalım.

 

3. Uzun ödevleri küçük, kısa parçalara ayıralım.

 

4. Çocuğumuzun belli bir süre içinde tamamlaması gereken ödevleri, raporları, ya da öğrenmesi gereken konuları saptayıp ödev listelerine ekleyelim. 

 

5. Çocuğumuzun ödevini hangi sıra ile yapacağına karar vermesine izin verelim. Çocuğumuzun kolay diye kabul ettiği ve daha zevkle yaptığı 

 

ödevlerle başlayıp araya daha zorlandıklarını koyarak tamamlaması iyi bir yöntem olabilir.

 

6. Çocuğumuzla birlikte ödevin ne kadar süreceğine ilişkin bir tahmin yapalım.

 

7. Ödevini tamamlaması için ona uygun süre verdiğimizden emin olalım. En fazla 40 dakikalık bir çalışma süresinden sonra ara vermesine fırsat verelim. 

 

8. Bazen çocukların ödevlerini tamamlamalarına engel olan bazı olaylar olabilir (spor karşılaşmaları, doktor randevuları, ailevi olaylar, vb.). Haftada bir kez (pazar akşamüstü bu iş için uygun olabilir) çocuğumuzla birlikte haftalık takvimimizi oluşturabiliriz. Böylece ödev zamanları planlanacağı için, çocuğumuzun yapmaktan zevk alacağı diğer etkinliklere de yer kalabilir. 

 

 

 

BAŞLAMAK

 

 

 

Genellikle çocuklar en büyük güçlüğü ödev yapmaya ya da ders çalışmaya başlama aşamasında yaşarlar. Ailelerin pek çok defa bu konuda yakındıklarını biliriz. Bu konuda ona yardımcı olabilmek için gününü birlikte planlayabiliriz. Tam gün okulda olduğunu göz önüne alarak onunla birlikte yapacağımız bir çalışma planı bu konuda çok etkili olacaktır. Bunu yaparken yaşına uygun dinlenme molaları ve çalışma süreleri belirlemeniz onu anladığınız ve takdir ettiğiniz mesajıyla pekiştirildiğinde ödev sorumluluğu kazanmasında işe yarayacaktır. Ayrıca, çocuğunuzun ödevlerine ''kolay'' yapabildikleri ile başlaması daha yararlı olacaktır. Bazı çocuklar ise zor olanı ile başlayıp ondan bir an önce ''kurtulmayı'' yeğlerler. Ödev yapma konusunda sıkıntı yaşamıyorlarsa bunun bir sakıncası yoktur aksi takdirde çok engelleyici olabilir. 

 

 

 

ÖDEVE İLİŞKİN ÖNERİLER

 

 

 

Özellikle ilk yıllarda ödevin yapılmasını bir oyun haline getirebilirsiniz. Çocuğunuzdan ödevini tamamlamasının ne kadar süreceğini tahmin etmesini isteyebilir, zamanı ayarlayabileceği bir çalar saat yardımı ile bu sürede bitirip 

 

bitiremediğini görebilirsiniz. Ayrıca bir matematik probleminin çözümü için zaman tutarak ne kadar kısa sürede çözebileceği konusunda iddiaya girerek ödev yapmayı eğlenceli bir hale getirebilirsiniz.

 

Eğer bir ödev çocuğunuzun dayanamayacağı kadar (aralar verilse bile) uzun sürüyorsa ve o konuya takılıp kalıyorsa ödevlerini tamamen bırakmasını bir başka konuya geçmesini önerebilirsiniz.

 

 

 

Birçok çocuk için ödeve başlamak zor olabilir. Bu durumla başa çıkabilmek için size aşağıdaki önerilerde bulunabiliriz:

 

 

 

- Çocuğunuzdan ödevlerine ne zaman başlayacağına kesin olarak karar vermesini isteyin, zamanında (beş dakika gecikebilir) başladığında onu ödüllendirin.

 

- İlk beş dakika çocuğunuzun yanına oturun. İyi bir başlangıç yaptığından emin olun.

 

- Başlamadan önce ödevi ile ilgili onunla konuşun. Bu özellikle İngilizce yazılı ödevleri ve boşluk doldurma biçiminde olanlar için önemlidir. Çocuklar genellikle, başlayabilmek için sizin onları hazırlamanızı ve harekete geçirmenizi bekleyebilirler. Özellikle kendisini ifade etmekte zorlananlar için, okulun ilk yıllarında bu yardımınız çok yararlı ve önemlidir.

 

- Çocuğunuzun dikkatini ödevine vermesinde, kendisinden isteneni anlamasında ona yardımcı olmaya çalışın.

 

- Eğer çocuğunuz çalışmaya başlamakta zorlanıyorsa kısa bir süre sonra ara vermek yararlı olur. 

 

- Yeterli dinlenme araları verdiğimizden emin olalım. Birçok çocuk ara vermeden uzun süre ödevle uğraşmakta zorlanabilir. Bir saatlik bir sürede hiç ara vermemek yerine iki saatlik bir ödev yapma süresinde sık sık aralar vermek daha iyi sonuçlar verebilir. Bir çalar saat yardımı ile 5-10 dakikalık dinlenme süreleri belirleyip uygulayın. Bu aralarda bir şeyler yiyebilir, fiziksel eksersizler ya da yapmaktan hoşlandığı başka şeyleri yapabilir. Dinlenme aralarını, elindeki bitirmesi gereken bölümü bitirdikten sonra vermesi uygun olacaktır. Aksi takdirde, çocuk araya kadar kalan süreyi hayal kurarak geçirir. Bazı çocuklar ödev saatlerini programlarken TV' de sevdikleri programları izleyebilecekleri şekilde bir ayarlama yapabilirler.

 

 

 

PROJELER

 

 

 

Özellikle küçük çocuklar için, yapılması uzun zaman alan bu tür ödevler çok zorlayıcı olabilir. Çocuğunuza yardımcı olabilmek için yapabileceklerimiz arasında;

 

 

 

1. Ödevlerin teslim günlerini bilmek: Günlük ödevlerin işlendiği bir haftalık ödev defteri tutmanın yanı sıra aylık bir takvimde yaparak, uzun vadeli ödevleri verilir verilmez buraya işlemek çok yararlı olabilir. 

 

2. Uzun süreli (haftalık, aylık v.b.) ödevleri küçük bölümlere ayırmak : Çocuğumuzla birlikte ödevlerin yönergelerini okuyarak nasıl bir şey istendiğini birlikte konuşalım. Ödevin yapılabilmesi için gereken aşamaları içeren bir plan yapalım. Eğer isterseniz her bir madde için yapılması gerekenlerin ayrıntılı açıklamalarını bu listeye ekleyebilirsiniz.Yazılı ödevler için, notlar alınması, bir plan yapılması, giriş yazılması, raporun bölümlerinin saptanması, özet, bibliyografinin hazırlanması, gerekiyorsa harita ve tabloların çizilmesi, yapılanların okunup gözden geçirilmesi ve kapak hazırlanması gerekli olabilir. 

 

3. Yapılacaklar için zamanlama yapılması : Plan hazırlandıktan sonra her etkinlik için belli süreler saptayarak bunu aylık takvime işaretleyin. Her bir aşama için yeterli süre belirlemede dikkatli olmak gerekir. Çocuğumuzun bu süreli ödevleri hazırlamak için kütüphane, müze gibi yerlere gitmesi ya da bir takım kaynaklardan bilgiler toparlaması gerekebilir. Bunlar için gerekli olacak süreyi belirlemek uygun olacaktır. Başlangıçta çocuğunuz, ödevi için bu tür bir çalışma yapmakta, gerçekçi bir süre saptamakta zorlanacak ve yardımımıza gereksinim duyacaktır. Zamanla bütün bu adımları atmakta daha fazla sorumluluk almayı öğrenecektir. 

 

 

 

Zamanın ayarlanması, iyi planlanması, kişi için yaşam boyu önemi olan bir beceridir. Bu çok değerli beceriyi küçük yaşlarda kazanmaya başlaması için bu tür süreli ödevler çok iyi bir fırsattır, çünkü alışkanlıklar çocukla beraber büyür.

 


ÖDÜLLENDİRME SİSTEMİ

 

 

 

Okulun ilk yıllarındaki çocuklar için ödev yapılması zor bir iştir. Bu yaş grubundaki çocuklar için, günlük ödev yapma düzenine girmek çok güç olabilir. Bu tür durumlarda, ödev yapma işini daha zevkli bir hale getirebilmek için ödül kullanmak yararlı olabilir.

 

 

 

Eğer çocuğumuz için uygun olduğunu düşünüyorsak onun ödevini tamamladığı ya da tamamlamak için uygun davranışları gösterdiği durumlarda puan kazanabileceği bir ödül sistemi kurabiliriz. Bu puanlar günlük, haftalık ya da daha uzun süreli olarak değerlendirilebilir.

 

 

 

Puan sistemini aşağıdaki şekilde yapabilirsiniz;

 

 

 

1. Çocuğumuzla birlikte onun hoşuna gidecek isteklerini ve kazanmak isteyeceği ödülleri sıralayalım. Günlük ödüller fazladan yarım saatlik daha fazla geç yatma hakkı , haftalık olarak sevdiği bir video kasetinin kiralanması, istediği bir yere yemeğe gitmek gibi örneklenebilir. Uzun vadeli olarak ise bir arkadaşıyla sinemaya gitmek ya da bir arkadaşını eve yatılı davet etmek, küçük bir oyuncak satın almak olabilir.

 

2. Şimdi de çocuğumuzla birlikte ödevlerini yaptığında puan kazanabileceği görevlerini sıralayalım. 

 

*Ödev yönergelerinin yazılması,

 

*Eve ödev için gerekli malzemelerin getirilmesi,

 

*Zamanında ödeve başlanması,

 

*Belirlenen süre içinde ödevin tamamlanması,

 

*Anne ve babanın uyarısına gerek olmaksızın ödevin tamamlanması,

 

*Ödevin doğru olarak tamamlanması,

 

*Ödevlerin son kontrollerinin yapılması,

 

*Ödevlerin tam olarak zamanında teslim edilmesi,

 

*Ödeve ilişkin sorunların çözümlenmesi (verilen bir ödevin anlaşılamaması halinde öğretmen ya da arkadaşların aranması, ödev için gereken malzemelerin okulda kalması durumunda bunun çözümlenmesi için gösterilen çaba, çözemediği bir problem olduğu zaman öğretmeninden yardım istemesi gibi),

 

3. Ödeve ilişkin görevlerin her birinin kaç puan getireceğini ve ödüllerin ya da isteklerinin kaç puanla elde edileceğini birlikte düşünelim. Ödülü alabilmesi için kaç puan alması gerektiğini hesaplamak için, çocuğumuzun gün içinde kazanabileceğini düşündüğümüz puanları toplayalım. Ödülüne kavuşmasını kolaylaştırmak için puanlarının üçte birini ona fazladan vererek onu yüreklendirelim.

 

4. Bir defterimiz olsun ve buna haftanın beş günü için yer ayıralım. 

 

5. Ayda bir görevlerinin listesinin üzerinden geçerek kazanabileceği ayrıcalıkları ve ödülleri hatırlatalım.

 

Bu sözünü ettiğimiz sistem, ödev yapmak istemeyen çocuklarda işe yarayabilir. Çocuğumuz ödev yapma ve verimli çalışma konusunda çok fazla sorun yaşamıyorsa bu kadar ayrıntılı bir program yapmamız gerekmeyebilir. Örneğin, her günün sonunda tamamlanan ödevler için küçük bir ödül vermek yeterli olabilir. Çocuğumuza ödevini tamamladığında kendi kendisini ödüllendirmesini de öğretebiliriz. Zamanla ödülün büyüklüğü ile yapılacak ödevin uzunluğu konusunda gerçekçi kararlar almayı öğrenebilirler . 

 

Örneğin, yarım saatlik bir okuma parçası için on dakikalık basket atışları yapabilir. Bunları siz ve çocuğunuz birlikte çeşitlendirerek uygun bulduğunuz şekilde planlayabilirsiniz.

 

Düşük not almak ödevin tamamlanmaması ya da yeterli çalışılmaması halinde ortaya çıkabilecek doğal bir sonuçtur. Bu durum, onları çalışmaya yönlendirebildiği gibi morallerini de bozabilir. Bu yüzden, çocukların başarılı olabilmeleri için sadece düşük not alma kaygısının yeterli olamayacağı düşünülmelidir.

 

 

 

AİLENİN ROLÜ

 

 

 

Çocukları okulda zaman zaman sorun yaşayan birçok aile, çocuklarına ne şekilde yardım etmelerinin uygun olacağı konusunda yeterli bilgiye sahip olmayabilir. Bu konuda aşağıdaki önerilerden yararlanılabilir:

 

 

 

-Aile çocuğuyla verilen ödevin ne olduğu, kendisinden ne yapılması beklendiği konusunda tartışmalı ve çocuğun bütün bunları anladığından emin olması çok yararlı olacaktır. Ödevin ilk 1-2 maddesini yaparken onun yanında olmak, ona yol göstermek yararlıdır. Ödevin tamamını birlikte yapma zararlıdır, çocuğa yarar sağlamaz. Eğer çocuğunuzun bu tür bir isteği varsa; bir ödül sistemi geliştirerek sizin yardımınıza güvenmeden, kendi başına çalışmasını sağlamak en iyi yöntemdir.

 

-Aileler, ödevin düzenli ve doğru olarak yapılıp yapılmadığını görmek için gözden geçirebilirler. Çocuk hatalarını kendisi kontrol edebilecek duruma geldiyse "matematik ödevinde üç hata buldum" ya da "bir bak bakalım yazım hataları var mı? " şeklindeki cümlelerle, ondan kontrolü kendisinin yapması istenebilir. Eğer çocuk henüz bunu yapacak durumda değilse, yanlışları onu kırmayacak şekilde gösterir, bunları düzeltmesi istenebilir.

 

-Aileler ödevin asıl amacınının çocuğun kendisine öğretilmiş olan beceriyi kendi başına tekrarlamasını sağlamak olduğu gerçeğini hep akılda tutmalıdırlar. Ailelerin çocuklarına verilen ödevi tamamlayabilmek için gereken beceriyi öğrenmesini sağlamaları gerekmektedir. Çocuktan verilen ödevin, yardım almaksızın en az %70 ini doğru olarak yapabilmesi beklenir. Eğer çocuk sizden yardım almaksızın bunu başaramıyorsa, o zaman çocuğunuzun verilen ödevi yapabilmek için gereken bilgi ve becerileri öğrenmede eksikleri olabilir. Bu durum karşısında ailenin öğretmenle görüşmesi gerekebilir. Aile, çocuğun ödev yapmada başarılı olduğunu, gereğinden fazla zaman harcadığını da öğretmene aktarabilir. Aile öğretmenden ödev yaparken zamanın nasıl kullanılacağı konusunda bilgi alıp bunu çocuğuyla paylaşabilir.

 

-Çocuğunuzdan beklentiniz onun düzeyine uygun olmalıdır. Tam gün bir okulda okuduğunu ve eve yorgun döndüğünü unutmayınız. Ona dinlenme zamanı tanıdıktan sonra ödevinin başına oturması için isteklendirmeniz, onu anladığınız ve takdir ettiğiniz mesajlarıyla pekiştirildiğinde ödev sorumluluğu kazanmasında işe yarayacaktır. Beklenti düzeyinin çok yüksek olması, çocukta başarısızlık duygusu ve çaresizlik hissi yaratabilir. Bu yüzden, sonuçları (sınav notlarını) ödüllendirmekten çok, çabasını ödüllendirmek onu ödev yapma konusunda daha çok heveslendirecektir. Hatasız ödev istemek yerine, hataların düzeltilmesine yönelik yüreklendirici bir rol edinmeniz aranızdaki ilişkiyi de tatsızlaşmaktan kurtarabilir. Ödev, aile ve çocuk arasında tatsız ve gereksiz çekişmelere yol açabilen önemli bir sorundur. Unutmayınız, hataların düzeltilmesi öğrenmenin pekiştirilmesi için çok değerli fırsatlardır. "Ders alınmış başarısızlık, başarı demektir." 

 

* Size açıkladığımız bu yöntemler, ilköğretimin ilk yıllarında çocuklarınıza verimli çalışma becerileri kazandırmak için yararlanabileceğiniz ipuçlarıdır. Onları, zamanlarını planlamayı ve programlar yapmayı öğrenmeleri için yönlendirmek asıl hedefimiz olmalıdır. Çocuğumuzun zaman içinde yapacağı işlerin, ödevlerin sorumluluğunu kendi başına almayı öğrenmesi, bizden bağımsız olarak verimli çalışma ortamlarını yaratması ilköğretim yıllarında verebileceğimiz en yararlı alışkanlıklar arasındadır. Bizim aile olarak yapacağımız, çocuğumuza nasıl çalışacağı konusunda yardımcı olmak, ders çalışma yöntemleri konusunda rehberlik etmek, ve çocuğumuz bu becerileri geliştirirken onu gözlemek, desteklemek ve ödüllendirmektir. 

 

Kalıcı, doğru ve yararlı alışkanlıklar kazanılmışsa ilköğretim yılları başarılı geçmiş demektir.